Advertisement

Monetize your website traffic with yX Media

Osmanlı Devleti'nde Recm Uygulanmış Mıdır?


Başlıkta sorduğum soruya cevap vermeden önce "recm" nedir? onu açıklayacağım. Bilen bilir ancak yine de kısa bir bilgi vermek gereklidir kanaatindeyim.

Recm evli kadın ve ya erkeğin nikahında olmayan biriyle cinsel münasebetine (yani zinaya) verilen cezadır. Şöyle ki Müslüman bir kadın veya erkek eşini bir başkasıyla aldatırsa bunun cezası ölümdür. Ancak bu ceza normal bir idam şeklinde değil de zina suçunu işleyenin göğüs hizasına kadar toprağa gömüldükten sonra ahali tarafından taşlanmak suretiyle öldürülmesi şeklinde olur. Burada dini tartışmaya girmek niyetinde değilim ancak Kur'an bu konuda bir hüküm yer almasa da (zina edenlerin taşlanarak öldürülmesi Kuran'da bulunmaz.) hadislerde yer alır. (İbni Mace 1944, Ahmed bin Hanbel 5/131, 132, 183 ve 6/269)

Osmanlı Devleti teokratik devlet anlayışı ile idare edilmiş ve hukuk kuralların İslam Hukuku esas alınmıştır. Bir İslam Devleti olarak Osmanlı Devleti'nde - her ne kadar İslam geleneğinde tartışmalı bir konu da olsa - recm cezası yalnızca bir kez uygulanmıştır. (Tespit edilebilen yalnızca bir kezdir.) Osmanlı Devleti'ndeki bu konudaki tek olay, 1648 - 1687 tarihlerinde tahtta bulunan Kanuni'den sonra en uzun tahtta oturan Sultan IV. Mehmet döneminde gerçekleşmiştir.

1680 yılında İstanbul'da Aksaray semtinde ikamet eden Mehmetoğlu Abdullah adındaki bir şahıs dönemin Kadısı Bayezidizade Ahmet Efendi'ye gelerek, karısının bir Yahudi olan Robinn oğlu Mikail ile zina yaptığını bildirmiştir. Ancak şöyle bir durum var; zina iddiasının kanıtlanabilmesi için en az dört şahit gereklidir. (Nisa: 15 - 16) Bunun üzerine kadı efendi maiyetindekiler ve mahalleliyle birlikte Robinn'in evine baskın yaparlar. İkili yatakta çırılçıplak bir vaziyette yakalanmış ve buna 23 kişi şahitlik etmiştir. 

Zina sırasında yakalanan Müslüman kadı davada aynı odada olduklarını kabul eder ancak zinayı reddeder. Bunun üzerine şahitler dinlenir ve kadının zina yaptığına şahitlik ederler. Dava sonucunda Robinn'in başı kesilerek idamına, kadının ise recm edilmesine karar verilir.

Dönemin ulemasından olan katip Patpurunzade Mehmet Efendi "İslam'da recm cezası yoktur diyerek infaza karşı çıkmış ve bu konuda da direnmiştir. Patpurunzade iddiasında ısrarcı olunca Padişah IV. Mehmet'in fermanıyla boğdurulur. Böylece infazın uygulanmasının önü açılır. 

Kararın uygulanması 25 Haziran 1680'dir. Bu tarihte Robinn Sultanahmet Meydanı'nda halkın gözü önünde kellesi kesilerek öldürülür. Müslüman kadın ise yine Sultanahmet Meydanı'nda göğüs hizasına kadar toprağa gömüldükten sonra meydandaki ahali tarafından taşlanarak recm edilir. 

Yorum Gönder

0 Yorumlar